Bıçaklar Çekildi - Knives Out (2019)

SucPolisiye2.jpg
müziky.jpg
 
Judy.jpg

Yönetmen: Rian Johnson

Oyuncular:  Daniel Craig, Chris Evans, Ana de Armas

Ödüller: Akademi Ödülleri - En İyi Özgün Senaryo (Aday), Amerikan Film Enstitüsü Ödülleri - Yılın Filmi, Internet Film Eleştirmenleri Ödülleri - En İyi Komedi

Bence: Son zamanlarda niyeti bozuk ama iyi filmler üst üste geldi (tipik örneği Joker, bir yere kadar Marriage Story, belki Bir Zamanlar Holywood’da vs); Bıçaklar Çekildi bu filmlerin tam karşı köşesinde konumlanıyor. Filmin niyeti iyi  – anlatı perspektifi selim ancak belli ölçüde eğlenceli olmasına rağmen sinemasal etki alanı dar ve çapı küçük bir seyirlik... Asi Gençlik (2015) ve  Star Wars Son Jedi (2017)’ın yönetmeni Rian Johnson’ın yazıp yönettiği Bıçaklar Çekildi’yi 92. Oscarlar’da En İyi Özgün Senaryo dalında Oscar Ödülü adayı ilan edildiği gün izledim. Johnson; Scherlock Holmes, Auguste Dupin, Hercule Poirot geleneğinden Benoit Blanc’ı (Daniel Craig) yaratmış; şüphelilerden genç, güzel, göçmen, fakir ama ahlaklı ve zeki, maktulün ev hemşiresi Marta’yı (Ana de Armas) işlev olarak Watson’laştırmış. Geleneksel ‘katil kim’ dedektiflik alt-türünün üstüne politik doğrucu, göçmen sever- benim de yanında durduğum- bir tavır eklemiş. Ancak, ayrımcılık konusundaki açık tavrının izleyici nezdinde hedefi aşmasını, aşırı liberal gözükmeyi istememiş ve konumlandığı  pozisyonunun belirsizliğini sınırlamak için politik spektrumun iki ucunu bilinçli olrak dışlamak amacıyla filme karakterler yerleştirip bunları hırpalamış: Geniş ailenin 2 çocuğundan birini alt right (beyaz üstünlüğüne inanan aşırı sağcı), diğerini antifa (militan antifaşist) olarak konumlamış ve bu ikisine de vurarak kendini bu uçlardan ayrıştırmış. Film, aşırı sağcı çocuğu ahlaken yekten yadsırken, antifa kızı da iki yüzlü buluyor.

bıçaklar çekildi2.jpg

Blanc, The Mentalist’in Patrick Jane’ini (Simon Baker) hatırlatan bir tavırla intihar olarak kapanmak üzere olan bir davaya dahil oluyor. Dava, orta-üst sınıftan bir ailede zamanında serveti yaratıp, şimdi de para musluklarının da başında oturan 85 yaşındaki babası Harlan Thrombey bir gece boğazı kesilmiş bulunuyor. Başta aile bireylerinden kimsenin Harlan’ı öldürmek için nedeni yok motivasyonu yok gibi gözükürken; film, ilk beş dakika içerisinde tüm aile bireylerine birer uygun motivasyon iliştiriyor. Türün geleneksel iskeleti, uylaşımları ve klişeleri üzerinden olay örgüsü ilerlerken film, türün bu konuda cephanesini zaman içinde tükettiği farkında buna karşı hikayesinin özgün olduğuna inancı tam ve bunun yanında türün geleneksel tiplemelerini bozuma uğratarak ve mizahına güvenerek eğlendirmeyi deniyor. Bu arayışlar/denemeler, olay örgüsünü rahatlatmış ve büküm sayısını artırmış, film türün ana yolundan uzaklaştığı için klişelerin sıkıcı etkisini söndürmeyi bir süreliğine de olsa başarmış ama filme yenilikçi bir soluk verdiğini söylemek de güç. Film zaman zaman uzaklaştığı ana yoldan kopamadan hep geri dönmüş; son tahlilde Bıçaklar Çekildi, politik olarak durduğu yeri göstermek isteyen bir konvansiyonel katil kim öyküsü. Bu güne kadar bu kadar tüketilmiş bir alt türe orta yerinden giren Bıçaklar Çekildi yine de eğelenceli sayılır.

bıçaklar çekildi 3.jpg

Düğümün çözüldüğü sahnede, film boyu yatırım yaptığı patlama anını karakterine bir roman paragrafı okutur gibi söyletme yerine; sırtını sinemasal araçlara yaslasaymış ve sinemasal düşünseymiş daha etkili olurmuş.

bıçaklar çekildi 4.jpg

Aile görünce Ozu, kara bir orta sınıf öyküsü varsa Haneke demeden geçmemeye benzer biçimde bir fakir ile bir zengin yan yana geldi mi “sınıf alegorisi” yaftası yapıştırmak son zamanlarda revaçta... Ancak bu hafifcecik eğlencelikte bir sınıf alegorisinden bahsetmek yanlış olur kanımca– anca söylemde liberal ya da konservatif  fark etmeksizin burjuvaların tamamı, kendi çıkarları söz konusuysa ağızlarından düşmeyen ahlaki kodlarını kolayca terk edebildiklerini uzaktan uzaktan fısıldıyor olabilir. Filmin temel derdi sınıflar üzerine konuşmak olsaydı eğer; ilgili sınıfın mensuplarının tamamının sınıfları gereği belli davranış kalıpları içinde davranmaları beklenirdi – ki film “bunlar işte böyledirler” demiş olsun. Ancak mesela burjuvalara Thrombey’ler üzerinden bakacak olursak maktul Harlan gibi bir kaide kırıcı istisna var... Kanımca filmde bu fısıltılardansa “para görüp kirlenmemiş alt sınıflar” ve “tecrübeli yaşlı bilge ev babası” romantizmleri daha etkili... Bir belirleyici çatışmada da ailesi için mücadele eden Marta’nın karşısına açık açık “siktir et aileyi” diyen Thrombey’lerden ikinci jenerasyonun en küçüğü Ransom’ı koyuyor – Göçmenlik konusunda ilerici olan film, aile vs bireysellik ekseninde, aile değerlerinden yana tavır koyarak muhafazakar bir tavır benimsemiş.

Tempometre_6.png
AnlatımınNiteliği_İmgesel_4.png
FelsefiDerinlik_01.png
SinematikZenginlik_03.png

Puan:

6-1.JPG

Puanlama, 10 üzerinden yapılmıştır ve tamamen kişisel tercihlere dayanmaktadır. Notun belirlenmesi için kullanılan kriterler tamamen keyfi bir biçimde oluşturulmuş ve bu kriterlerin ağırlıklandırılmasında da benzer bir metodoloji kullanılmıştır. Puanlar, kategoriktir.

Fragman